İstanbul’u tanımlarken en çok vurgulanan özelliklerin başında doğal konumu geliyor. Şehir, Asya ve Avrupa’nın kesiştiği bir noktada bulunuyor ve bu özelliğiyle diğer pek çok şehirden ayrılıyor. İstanbul, nadir görülen bir şekilde birden fazla kıtaya yayılmış olan şehirlerden biri ve bu özelliğiyle kıtalararası bir şehir olarak kabul ediliyor. Şehrin Avrupa kıtasında bulunan bölgesine “Avrupa Yakası” denirken, Asya kıtasındaki bölgesine “Anadolu Yakası” adı verilir.
İstanbul, coğrafi konumu nedeniyle çeşitli iklim etkilerine maruz kalan bir şehir. Ancak yaz ve kış aylarının aşırı sert geçtiği söylenemez. Temmuz ve ağustos aylarında bazen 35 derece sıcaklıkların görülebildiği kentte, zorlu kış koşulları nadiren yaşanır. Yedi tepeli şehir her mevsimde farklı bir güzelliğe sahip. Bu sebeple İstanbul rotanızı sene içi her döneminde organize edebilirsiniz. Ancak yağış veya soğuk etkisinde olmadan keyifli bir şekilde gezmek isterseniz, İstanbul’u ziyaret etmek için ilkbahar ayları ideal.
Yedi Tepe İstanbul
İstanbul, Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğu tarafından yedi tepenin üzerine kurulmuş bir şehir ve bu tepelerin tamamı Tarihi Yarımada’da, “Suriçi İstanbul” sınırları içerisinde yer alıyor.
Sarayburnu Tepesi: Topkapı Sarayı, Hipodrom, Ayasofya Camii, İbrahim Paşa Sarayı ve Sultanahmet Camii’nin yer aldığı Sarayburnu Tepesi, ayrıca Roma İmparatorluğu’nun ortaya çıkış noktası olarak adlandırılan “Milyon Taşı” da bu alanda bulunuyor.
Çemberlitaş Tepesi: Çemberlitaş Tepesinde, Çorlulu Ali Paşa Medresesi ve Nur-u Osmaniye Camii yer alıyor.
Süleymaniye (Beyazıt) Tepesi: Şehrin siluetinde en belirgin ikinci tepe olan Süleymaniye Camii ve Külliyesi, eski Harbiye Nezareti (bugünkü İstanbul Üniversitesi) ve Beyazıt Camii bu tepe üzerinde bulunuyor.
Fatih Tepesi: İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet’in yaptırdığı Fatih Camii ve Külliyesi’nin bulunduğu tepe. Camii, 1766 Büyük İstanbul depreminde hasar görmüş, ancak tamir edilerek 1771’de tekrar ibadete açılmış.
Yavuz Selim Tepesi: Beşinci tepe, Yavuz Sultan Selim’in son istirahatgahı olan ve Yavuz Sultan Selim Camii’nin bulunduğu tepe. Camii, Yavuz Sultan Selim tarafından başlatılmış, Kanuni Sultan Süleyman tarafından tamamlanmış.
Edirnekapı Tepesi: İstanbul’un en yüksek tepesi olan Edirnekapı’da Mihrimah Sultan Camii, Tekfur Sarayı (Blakherna Sarayı) ve Kariye Camii bulunuyor.
Kocamustafapaşa Tepesi: İstanbul’un Trakya tarafında yer alan tek tepe olan Kocamustafapaşa’da Cerrahpaşa Camii ve Haseki Külliyesi bulunuyor. Cerrah Mehmed Paşa tarafından Mimar Sinan’ın kalfası Davud Ağa’ya yaptırılmış.
Manzara Noktaları
Topkapı Sarayı ve Gülhane Parkı
Topkapı Sarayı, Tarihi Yarımada’nın en etkileyici yapısı ve Osmanlı İmparatorluğu’nun 600 yıllık tarihine tanıklık etmiş. Saray, İstanbul’un muhteşem manzarasına hakim konumda yer alıyor. Sarayın içinde, Sultan Abdülmecid tarafından yaptırılan Mecidiye Köşkü bulunuyor ve buradan Kız Kulesi’ni tam karşıdan gören bir terasa sahip. Buradan İstanbul’un harika atmosferini deneyimleyebilir, Karaköy-Beşiktaş hattının yanı sıra Adalar’a dek panoramik bir bakış ile izleyebilirsiniz.
Tarihi Yarımada’ya ulaşmanın en güzel yolu tabii ki tramvay. Topkapı Sarayı geziniz için Sultanahmet, Gülhane Parkı için ise Gülhane tramvay duraklarında inmeniz gerekiyor. Ufak bir yürüyüş sonrası bu eşsiz manzara noktalarına ulaşmanız mümkün.
Galata Kulesi ve Galata Köprüsü
İstanbul’un en tarihi kulelerinden biri olan Galata Kulesi, ayrıca İstanbul’un en güzel manzara izleme noktalarından biri. Bugün Beyoğlu’nun bir simgesi olan kule, İstanbul’un siluetine etkileyici bir güzellik katıyor. Galata Kulesi’ne çıkarak İstanbul Boğazı, Haliç ve Tarihi Yarımada’yı panoramik olarak görebilirsiniz. Ayrıca, kulede bir restoran da bulunuyor. Bu fırsattan yararlanırken, kule çevresindeki ilgi çekici sokakları da keşfetmeyi unutmayın.
Galata Kulesi, Tünel ile Karaköy’ün tam ortasında yer alıyor. Ulaşımınızı dünyanın en tarihi 2. metrosu olan Tünel ile ya da Yenikapı-Hacıosman metro hattının Şişhane durağını kullanarak sağlayabilirsiniz. Tünel’den Kumbaracı Yokuşu’na girin ve sadece 5 dakika sonra Galata Kulesi’nde olacaksınız.
Süleymaniye
Süleymaniye Camii, deniz seviyesinden yüksekliği çok fazla olmasa da Haliç’ten Üsküdar’a dek panoramik bir açıyla İstanbul’un harika yapısını ve boğaz manzarasını sunuyor. Haliç, Unkapanı Köprüsü, Galata Kulesi, Galata Köprüsü, Ayasofya ve Kız Kulesi’ni bilhassa Süleymaniye Camii’nin arka avlusundan izleme şansı yakalayabilirsiniz. Cami yakınlarında yer alan kafelerin teraslarında da bu manzarayı izlemek mümkün.
Büyük Valide Han
İstanbul’un göbeğinde yer alan Büyük Valide Han, Eminönü Mercan’da muhteşem manzarasıyla dikkat çeken bir cazibe merkezi. Büyük Valide Han, özellikle sosyal medyada atlayarak çekilen fotoğraflarıyla biliniyor. Ancak bu popülerlik, Kösem Sultan tarafından 17. yüzyılda yaptırılan hanın çatısına zarar vermiş. Tarihi kubbelerden oluşan çatıda çökmeler yaşandığından dolayı bugün çatıya çıkış kapısı mühürlenmiş durumda.
Süleymaniye Camii ve Büyük Valide Han, İstanbul’un en güzel manzara izleme noktalarından biri ve Eminönü’ne gelmeniz gerekiyor. Tramvayı kullanarak Eminönü durağında inebilir, metro ile Haliç durağına ulaşabilir veya deniz ulaşımı seçeneklerinden vapur veya motorları tercih edebilirsiniz.
Ortaköy Sahili
Ortaköy, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi odağı ve İstanbulluların en popüler buluşma noktalarından biri. Ortaköy dediğimizde akla önce kumpir ve İskele Meydanı’ndaki eşsiz manzara gelir. Sol tarafta Ortaköy’ün simgesi olarak bilinen Ortaköy Camii ve Boğaziçi Köprüsü, sağ tarafta ise iskele ve karşıda Boğaz ve Beylerbeyi-Çengelköy manzarası görmek mümkün.
Beşiktaş’tan 15 dakika sürecek olan bir yürüyüş sonrasında buraya kolayca ulaşabilirsiniz. Bunun yanısıra Beşiktaş’tan sahil hattına doğru giden bütün otobüsler de Ortaköy’den geçiyor.
Ulus Parkı
Avrupa yakasından Boğaz manzarasının keyfini çıkarmak isteyenler için, Ulus Parkı Kuruçeşme’nin tepelerinde bulunan en güzel seçeneklerden biri. Bu park içinde, yeşil ağaçlar arasından izlenebilen olağanüstü bir manzara yer alıyor ve Boğaziçi Köprüsü’nden Üsküdar’a kadar Tarihi Yarımada’ya uzanıyor.
Ulus Parkı’na ulaşmak için Ortaköy’den yukarı doğru çıkarak Portakal Yokuşu’nu takip etmeniz ve ardından Ahmet Adnan Saygun Caddesi’nde ilerlemeniz gerekiyor. Bu güzergahı takip ederek Ulus Parkı’na ulaşabilirsiniz.
Çamlıca Tepesi
Büyük Çamlıca Tepesi, İstanbul’u kuş bakışı en iyi gören yerlerden biri olup, 268 metre yükseklikte yer alıyor. Ziyaretçilere etkileyici bir panoramik manzara sunuyor. Tepeden Tarihi Yarımada’dan Rumelihisarı’na kadar geniş bir bölgeyi görebilir ve Boğaz’ın keyfini çıkarabilirsiniz.
Çamlıca Tepesi, İstanbul’un en ünlü manzara noktalarından biri. Ancak ulaşımı biraz zor olabilir. Özel aracınız varsa, akşam saatlerinde (özellikle gün batımı saatlerinde) gelerek gün batımını izlemek ve boğaz manzarasının tadını çekmek için ideal bir zamanı yakalayabilirsiniz. Bu deneyimi yaşamak ve unutulmaz fotoğraflar çekmek için Büyük Çamlıca Tepesi’ne mutlaka uğramanızı öneriyoruz.
Kız Kulesi ve Salacak
Şüphesiz İstanbul’un en kıymetli sembollerinden biri olma özelliği taşıyor. İlgili bir çok rivayet olan, çok farklı efsanelere konu olan Kız Kulesi, uzun yıllar boyunca aşkın ve ulaşılmazlığın simgesi olmuş. 2000 senesinde restore edilen kule, Salacak’ın 150-200 mt açıklarında yer alıyor. Müzesi ve restoranı bulunan, genelde romantik buluşmalara ev sahipliği yapan kule, Tarihi Yarımada’dan Boğaz’a kadar panoramik, eşsiz bir manzara sunuyor. Kuleye, Salacak ve Kabataş’tan kalkan sandallarla ulaşabilirsiniz.
İstanbul’un benzersiz boğaz manzarasına, güzeller güzeli Kız Kulesi’ni de dahil etmek isterseniz, Salacak ideal bir nokta. Buraya, Üsküdar’dan Harem’e doğru yürüyerek 5-10 dakikada ulaşabilirsiniz.
